"Gözüm bedenime huzur verecek birkaç görüntü daha toplayabilirse rahat uyuyabilirim. Balkona çıkıyorum bu kez izlemek için. Hayatı... İnsanları... İzlenmediklerini düşündüklerinde neler yaptıklarını. Bir Tanrı gibi, makamından, sessiz ve uzun süre bir şeyi izlemenin yarattığı kaçınılmaz öngörüyle. Tanrı'nın bizi izlemesi, bize güvenmemesi beni hep üzmüştür.

Kaçıracak hiçbir şeyim kalmadığını düşündüğümde, sokağın tüm sesleri gecenin sessizliğine döndüğünde yani, uyumaya gidiyorum."

(s. 86-87)