Bir düş perdesi aralanıyor
Uzak diyarların ıssızlığında
Varlığın yoklukla imtihanında
Sessiz bir haykırış yükseliyor derinden
Rüya ile gerçeğin kesiştiği o noktada
Her an gözler yeni bir düşe uyanıyor
Gerçek sandığımız masallara kanıyor yürek
Haydi diyor biri beyaz tavşanı takip et
Daha önce gördüğümüz filmleri oynatıyor hayat durmadan
Kırmızı hap mı mavi hap mı
Hangisini seçeceğimiz bile önceden yazılı
Bir simülasyonun içinde gezinip duruyoruz
Değişen karakterler olsa da oyun hep aynı kalıyor
Dünya gezegeninde yaşam acıyla filizleniyor
Güçlünün zafer sarhoşluğu zayıfın çaresizliği hiç bitmiyor
Hayat denen bu karmaşayı çözmeye ömür yetmiyor
İyi kötü doğru yanlış güzel çirkin zengin fakir
Bu dualite insanın zihnini kör ediyor
Aslında her zıtlık diğerinin eş değeri
Düşünmek bazı gerçekleri anlamaya yetmiyor
Bu ikiliği birleyen gönül gözüyle görmeye başlıyor
Kalbiyle anlayanın zihni hiç yorulmuyor
Bir düş perdesi kapanıyor
Yakın bir şehrin kalabalığında
Varlığın yoklukla uzlaşmasında
Bir iç huzuru yükseliyor derinden
Rüya ile gerçeğin kesiştiği noktada
Gözler artık gerçeğe uyanıyor
(Eski Mısır bilgeliğinde bu konu şöyle ifade edilir: “İlahlar ikiliği bir etmiş insanlardır. İnsanlar ise birliği bilmek için ikiliği yaşayan henüz çocuk ilahlardır.)