Bir yalnızlığa imza atmış gibi öylece duruyordu sahilde.

Beklediği mi vardı, bekleyeni var mıydı bilinmez. 

Gökyüzü sisli puslu, bulutlar denize kadar inmiş bütün azametleri ve bin bir renkleri ile sahildekileri korkutup belki de kaçırmaya niyetliydi.

Bulutlara inat, deniz bir o kadar sakin bir o kadar dingin, mavinin en metalik en ışıltılı tonlarına bürünmüş, içindeki yaşama sarılmış ve tüm kötülüklerden korumaya niyetli bir anne gibiydi.

Martılar son turlarını atmakta denizin üstünde ,bulutun altında. 

Az sonra bulutların öfkesi üstlerine inmeden bir köşeye sinmeliler belki de.

Ve bir bisiklet...

Bisiklet tüm bunlara inat tek başına dimdik duruyor, sanırım beklemeye kararlı.

Belki sevdiğini, belki dönmeyecek sevgiliyi belki çok özlediği ancak göremeyeceklerini….

Dalıp maviliklere, bulutların azametine, martı çığlıklarına belki de bu kasvetli manzaraya inat mutlu ve umutlu hayaller kuruyor...