o beni biliyor
böyle durgun duruşumdan
her an parlayacak bir volkan gibi
yanı başımda gizlerken ecelimi
yorganımı çekip alışımdan
o beni biliyor
ruhum ne kadar aç sevmeye sevilmeye
sormuyor göğsümde eriyen havı
halbuki bir zaman okşardı ordan
göz göze gelmiyoruz çoğu
alıp başını gidiyor tekinsiz saatlerde
beynimin nöronları ne hissiz bilse
bir çay dökse içerim
ne zaman beni görse
pırıl pırıl gece bak
desem
kalkıp gidiyor karşı sahile
o deniz daha mı sığ
o deniz daha mı acı
acıya sığınıyor gibi yaşıyor
beni görmediğinde
usul usul itiyoruz birbirimizi
toprağa
karayemiş gibi ketum
bahçedeki erik gibi kükrek bakıyoruz
boş bulunup bazen
seviyoruz kapıdaki akşamsefalarını
sonsuz bakış sonsuz arzu
bilinsin ister koynundaki sır
gizemli gülüşünden anlarım onu
sedefli çehresinde yıllanmış çizikler
nar yanaklarında kırmızı düşler
ile yanı başımda şimdi
o kadar yakın ki
gitmek bile istemez kalbim
o yokken
va
vedat aydoğan
2022-08-06T12:58:16+03:00saygılar hocam kıymetlisiniz @stillred , çaysız yapamıyorum :)
Madam Bovary
2022-08-06T12:50:23+03:00"gizemli gülüşünden anlarım onu
sedefli çehresinde yıllanmış çizikler
nar yanaklarında kırmızı düşler
ile yanı başımda şimdi" bu kısmı çok sevdim, çok güzel. Çay kısmı olmasa daha iyi olurdu, meşrubat girince şiir arabeskleşiyor gibi bence. Kaleminize sağlık.