Bizim göğümüz birleşmiyor

Mezarlıktaki çitlembik ağaçları misali

Ölümün acı toprağından besleniyor

Suratlarımızda geçmeyecek sınıf kini,

Bildirilere sorup yeryüzünü lanetliyor

Uzaklara bakarken zorlanan gözlerimiz,

Gözlerimiz birleşmiyor

Bizim göğümüz birleşmiyor


Naftalin kokuları, perişan bir cekette apolet

Eski sobalı evden gökyüzüne bakıyor

Yirmi torba kömürü misafir etmiş kamyonet

Akşamlar haber saatlerine yakınsıyor

Soba yanıyorsa hava erken kararıyor

Bizim dünyamızda hava zaten,

Hep erken kararıyor


Bizim göğümüz birleşmiyor

Yan yatıyor geceleri servi ağaçları

O karanlıkta elbet kimse görmüyor

Çocuk soruyor: proletarya kazanır mı

Babası bir sigara yakıp gülümsüyor,

Şimdi bir şiire tutunuyor gibi ellerimiz

Ellerimiz birleşmiyor

Bizim göğümüz birleşmiyor