Netflix yapımlarından biri olan Black Mirror dizisinin On Beş Milyon Hak bölümünde, teknolojiyle ve onun sahtelikleriyle kuşatılmış bir hayat akışı mevcut. Bu akıştaki sistemin içindeki bireyler adeta birer makineye dönüşmüş durumda. Bu dönüşümden az da olsa uzak kalabilmiş ve yaşadığı bir olay sonrası sisteme başkaldırmak isteyen Bing Madsen adındaki bir karakterle karşılaşıyoruz.

Karakterimiz sisteme başkaldırısını sistemin en ünlü yarışmalarından birine katılarak yapmayı planlıyor. Yarışmaya çıkıp içinde bulundukları düzenin gerçek yüzünü ortaya koyarak sisteme isyanını dile getiriyor fakat o esnada yarışmanın jürileri tarafından profesyonelce manipüle ediliyor ve kendisine sunulan daha iyi koşullarda bir yaşamı kabul ediyor. Manipülasyonun profesyonelce gerçekleştirilen kısmı, Bing Madsen'a farklı bir yaşamla birlikte bir de bir iş teklif ediliyor olmasıdır. İsyanını dile getirip sistemin ifşasını yaptığı konuşması jüriler tarafından "çok beğenildiği için" bu tarz konuşmalar yapabileceği bir program teklif ediliyor. Yani mevcut düzene ait başka bir program... Böylelikle Bing Madsen kardeşimiz başkaldırısına rağmen eleştirdiği sistemin etkili araçlarından biri haline geliyor ve son bulmasını istediği düzenin çarkının dönmesine katkı sağlıyor.

Başka bir deyişle sistem, kendi gerçekliğinin/ifşasının herkes tarafından bilinmesini dahi bir kontrol/manipülasyon aracı olarak kullanıyor.