Cezayirli yönetmen Rayhana Obermeyer'den, ''Orta Doğu'da kadın olmak'' temasının oldukça doğal ve başarılı bir şekilde resmedildiği bir film. Filmin mekanı bir hamam. Her gün onlarca kadın eşlerinin, oğullarının, ailedeki ve çevrelerindeki tüm erkeklerin şiddetinden ve zulmünden kaçıp buraya, hamama geliyor ve birkaç saatliğine de olsa kendileri gibi olma, sohbet edip rahatlama imkanı buluyor. Din, siyaset, aşk ve cinsellik üzerine sohbetleri izleme imkanı bulduğumuz bu film, bir yandan gülümsetirken kadınlardan birinin bir çocukluk ya da gençlik travmasıyla bir anda buz gibi bir hava estiriyor. Öyle ya, kolay mı bu coğrafyada kadın olmak? Yer yer rahatsız edici gerçeklerle sarsılsam da yönetmenin başını kuma gömüp bunu salt hamam komedisi yapmamasına memnunum. Çünkü konu, karakterler, filmin akışı ve sonu değerlendirildiğinde komedi değil büyük bir dram çıkıyor ortaya. Filmde de görüyoruz ki, erkek egemen bir toplumda insan olarak bile görülmeyen ''kadınlar'' bu zor ve tehlikeli dünya karşısında ancak birbirlerini kollarsa hayatta kalabilir. Hem de birbirlerine rağmen.
