"Hiçbir şey değişmedi, ama yine de her şey başka bir biçimde var olup gidiyor. Anlatamıyorum. Bulantıya benziyor bu, ama aynı zamanda onun tam tersi. Sonunda başımdan bir serüven geçiyor, kendimi sorguya çekince, kendimin kendim olmaklığımın ve burada bulunmaklığımın başımdan geçtiğini görüyorum. Geceyi yarıp geçen ben'im. Bir roman kahramanı gibi mutluyum."

Bu satırlardan dahi kitaptaki kahramanımızın kafa karışıklığını anlayabiliriz. Kendi ve kendi dışındaki nesnelerin varlığını sorgulayan, onları anlamaya çalışan bir kahramanı okuyoruz ve onunla bütünleşiyoruz.