Zamanda yolculuğa inanır mısınız? Ben inanırım. Öyle mekanlar vardır ki ruhunuz derin bir yolculuğa çıkar, farklı devirlerin insanlarında vücut bulur adeta. İşte onlardan biri ve en güzeli kanımca Kozahan.
Devasa bir kapı karşılar sizi ilk etapta. İşte kadim tarihe adım atarsınız buradan. İçeriye girdiğinizde kafeler ve kahvelerini yudumlayan insan kalabalığı görürsünüz. Tam bu an gözlerinizi kapatın, bir derin nefes alın ve bir bulut gibi tarihin derinliğinde doğru ilerlediğinizi düşünün. Yolculuk başladı.
Kraliçe 2. Elizabeth tam karşınızda hayran kaldığı Türk Kahvesini yudumluyor. Daha da geriye gidiyorsun... Tamiye Töreni için heyecanlanan birkaç kalfanın sohbetine kulak misafiri oluyorsun belki de. Tüccarlar bir yandan yorgunluğunu atmaya çalışıyor bir yandan Bursa ipeklerinin yumuşak dokusunu inceliyor.
Evliya Çelebi hiddetli bir konuşma içinde yanındaki adamla. Bir yandan konuşuyor bir yandan ihtişamlı Kozahan'ı inceliyor. Elini cebine atıyor ve bir sayfa uçup gidiyor rüzgarda. Evliya Çelebi ve sen dalıp gidiyorsunuz o yaprak gibi savrulan kağıda.
Bir ses duyuyorsun o anda: "Kahveniz geldi efendim."
Tarihin içinde tarihi hissederek, tarihi yudumlamanın verdiği o tatlı heyecan ve tarifi olmayan bir huzurla karışıyorsun tekrar günümüz sularına, yüzündeki o tebessümle.