Çocukluğumuzu nasıl yaşarız? Coğrafyaya göre mi? Çağa göre mi? Yoksa yetiştirilme tarzımıza göre mi? Aslında hepsi bir insanın çocukluğunu hatta tüm yaşamını bile etkiler ancak ben bu yazımda yalnızca çağın yâni zamanın bir insanın çocukluk dönemine etkisini anlatacağım.


Bizim zamanımızda (böyle dediğime bakmayın çoğumuz daha dünkü çocuklarız) neyse bizim zamanımızdaki çocuklar yâni biz akşamları hava kararmadan eve girmezdik. Gündüz tatil ise hayatta uyku tutmaz daha sabahın köründe mahalleye çıkıp arkadaşlarımızın da dışarı çıkmaları için dua ederdik içten içe. Günümüzdeki büyük küçük bütün firmaların dahaca müşterilerine sunamadığı o mutluluğu tüm gün tadardık. Hayal gücümüz öyle genişti ki biz biz değil, mahallemiz de mahallemiz değildi. Günümüzde keşfedilmemiş pek çok şeyi biz bulmuştuk aslında fakat çocuktuk, yetişkinler bizimle ilgilenemeyecek kadar meşguldü. Bir takım yazılarda, çizgi dizilerde biz eski çocukların tüm günlerini geçirdikleri oyunları yalnızca saklambaç, körebe, ebelembeç gibi oyunlardan ibaret gösteriyorlar. Oysaki bu saydıklarım yalnızca kalıplaşmış oyunlardı. Biz kendi oyunlarımızı kendimiz üretir, oynardık. Kimi zaman izlediğimiz filmlerdeki kahramanlardan yola çıkardık kimi zaman ise okuduklarımızdan. Aslında biz çocukların çocuk iken yani henüz hayal gücümüz sınırlandırılmamış iken gördüklerimiz, anladıklarımız, hissettiklerimiz kayıt altına alınsaydı bu dünya bambaşka bir yer olurdu şüphesiz ki.


Şimdi gelelim günümüze. Günümüz çocukları az önce bahsettiğim gibi ne yazık ki hayal güçleri sınırsız değil. Yetişkinler çocukların hayal güçlerine doğdukları gibi müdahale etmeye başladılar. Nasıl mı? Önce şunu sorayım. Sizce dünyada en çok izlenen video ne olabilir. Aklınıza pek çok video gelmiştir diye tahmin ediyorum ama emin olun ki aklınızdakilerin hiçbirisi değil. Dünyada en çok izlenen video Baby Shark isimli bir çocuk şarkısı. Ne kadar saçma geldi değil mi? Saçma değil halbuki. Maalesef günümüzde çocuklar (buradaki çocuklardan kastım 10 yaş altı olanlar) ağladıkları vakit çocuklar bu şarkı vb. şarkılar açılarak susturulmaya çalışıyor. Garip olan da gerçekten işe yaraması. Çocuk nereden bilsin bu saçmalığın ömrü boyunca onun karakterini etkileyeceğini. Bir acayip ritim duyuyor ve ona uyuyor, belki kafa sallıyor ritimli bir biçimde belki de bunlar ne açtı bana, ne dinliyorum ben diye ânı sorguluyor. Daha başka saçma sapan sosyal medya uygulamaları ellerine geçiyor, bağımlısı oluyorlar. Hayal güçleri iyice daralıyor. O kara, zehir saçan kutuları, televizyonları, açıyorlar. Çocuk kanalını açsalar yaşlarına uymayan saçmalıklar, sapıklıklar; normal kanallarda ise en aklı başında insanı bile yanlış yola saptıracak uygunsuz diziler, filmler. Kitap desen yetişkinler bile okumuyor çocuklar neden okusun ki? İşte tüm bunlar çocukların sosyal hayatını da etkiliyor. Arkadaşlarını yalnızca okulda görüyorlar. Okul bitince Allah Kerim. Eve gelip ya bilgisayarda oyun oynar, ya telefonda. Ya da girer sosyal medyaya birşeyler izler. Somut bir oyun mu istiyorsunuz. Tabii o da var fakat yalnızca futbolla sınırlı. Lütfen yaşadığımızın daha iyisini yaşatalım ki dünya gün geçtikçe iyileşsin. Bu yüzden çocukların hayal gücünü sınırlayan her şeyi bizim de sınırlamamız lazım. Bu da doğal olarak bizim elimizde.



25.01.2023