Usta Krzysztof Kieślowski'nin yazmış ve yönetmiş olduğu 79 yapımı bir filmdir. Filip Mosz (Jerzy Stuhr) adındaki bir adam üzerinden film ilerler. Filip kendi halinde biridir, bir karısı ve o zamanın koşullarında iyi halli bir evleri vardır. Komşularıyla iyi anlaşır, biraz eğlenceli biraz da mülayim bir karaktere sahiptir. Filip'in bir kamerayla hayatı değişmeye başlar. Bu kamera, ufak ve uğraş gerektiren bir şey olsa da Filip öyle bir merak duymaya başlar ki, gördüğü ve göremediği her şeyi kaydetmek isteğiyle dolar. Televizyondan izlediği bir şeyi bile çeker, dışarıda oynayan çocukları çeker. Özel ve gizlilik gerektiren siyasi toplantıları ve buradaki devlet adamlarını çeker. Dışarıda kendi halinde uçuşan kuşları çeker. Bir anlık gelişen her şeyin içinde yer almaya başlar, her şeye burnunu ve kamerasını sokmaya başlar. Kamerayla beraber hayata olan bakış açısı değişir, her bir çekimde Filip değişir.
Ben çekimleri şahane buldum, eski zamanlar beni hep iyi hissettirir. Bu sebeple eski bir filmden de ziyade, filmdeki bir karakterin eski bir kamerayla cızırtılı ve karanlık görüntüler çekmesi beni daha da heyecanlandırdı ve büyük keyif verdi. Karakterle beraber bizim de bakış açımızın değişebildiği ve bir anda kapıldığımız bir tutkuyla hayatımızın nasıl da farklılaşabileceğini gösteren bir film oldu benim için. Kesinlikle her anlamda güzeldi.
+ spoiler +
Filmde bir sahne vardı, bir adamın annesi vefat ediyor ve bu ölüm anından önce Filip, adamı ve annesini videoya çekiyor. Çok hoş bir an. Adam, annesinin ölümden sonra Filip'ten sürekli o videoyu, annesini izleyebilmek için izin istiyor. Annesini kanlı canlı göremese bile kısa süreli bir videodan görmek ve onu hatırlamak istiyor. Bu sahne beni epey duygulandırmıştı.
Umarım izlersiniz, şimdiden keyifli seyirler.