Gerçekten tüm bu beğenilere ihtiyacım var mı? Elimin sürekli sayfayı yenilemesini gerektiren ne? Kendimi beğenmem yetmiyor mu? Galiba yetmiyor. Kendimi beğenişim hiçbir zaman sağlam değil ki. Açgözlü canavarın tekiyim. Herkesten kaçmak, herkesten ünlü olmak istiyorum. Hareket edemiyorum. Bunları bir başkasına bile söyleyemiyorum, çünkü canavar genlerden gelme canavar gezegeninde yaşıyorum. Yıllardır seni bile göremiyorum ama bunu iltifat olarak algılamanı istemiyorum. Aklımı bulandıran sadece sen değilsin, daha büyük şeyler var. Sana olan aşkımdan çok daha büyük balıklar dolaşıyor aklımda. Bense vejetaryenim; balıklarıma dokunamıyorum, sevgiyle onları büyütmeye çalışıyorum. Tüm bu zehirleri yakıyorum ama kendi zehrimde boğulmalarını ağlayarak izliyorum. Belki bir gün beni dinlerler, belki bir gün ben yaratırım. Yalanlar söyler, onları inandırırım. Kim bilir belki ben de sevilirim, değer görürüm. Belki bir gün ailemin zehrini geride bırakırım. Belki bir gün bana duyulan nefretin anlık olduğunu keşfederim. Belki keşfetmek beni daha da mutlu etmez. Belli mi olur, belki bir gün belkilerden çok sıkılır intihar ederim. Pişman edecek birkaç balık var aklımda; bana nefes almamı söyleyecek, kulağıma ilahiler mırıldanacak, direnmem için derimi aydınlatacak, güzelliğimi ortaya çıkaracak balıklar… O balıklar olmasa ne yaparım, diye soruyorum kendime. Ne yapmam ki! Tüm şerefsizlerin canına okurum, ölmelerini zevkle izlerim. Beni ağlatmayan tek şey belki de bu olur. Belki de bu benim gözlerimi cennete götürür. Sanmıyorum aslında ama yüksek sesle de söyleyemiyorum. Seni sevdiğimi zannetmiyorum, daha çok enerjini istiyorum. Enerjinin ruhumda dolaşırken bedenimde dolaşamamasına deliriyorum. Bu delilik beni her gün daha fazla öldürüyor. Hayır öldürmüyor, beni başka bir gezegene sürgün ediyor. Kimsenin beni göremediği bir gezegene sürükleniyorum. Orada sadece sana tapıyorlar, orada her an sözlerini gökyüzüne haykırıyorlar. Tüm bulutları gözlerine çeviriyorlar, tüm mağazaları bedenlerinle dolduruyorlar. Odamda kaç tane elin var, sayamıyorum. Kalbini almak için para biriktiriyorum. Bu gezegen beni mutlu etmek için mi vardı? Sanmıyorum. Bu gezegeni ben yarattım, biliyorum. Senden kaçmak için yarattım bu gezegeni. Gerçek senden kaçmak için senle dolu bir gezegen yarattım ve sana bunu gösteremiyorum. Sana gösteremiyorum çünkü artık nefes almıyorsun. Ne kadardır nefes alamıyorsun? Son sözlerini hatırlayamıyorum. Yüzünün güzelliğinden kendimi alamıyorum. Yanımda değilsin ki neden seni görüyorum? Tek duyduğum, caddelerde susmayan o ilahi. İlahiye lanetler okuyorum. Sana yazılan tüm ilahilerden nefret ediyorum, duymamak için beynimi patlatıyorum. Lütfen bana yardım edin, balıklarımı kaybediyorum. Balıklarımı kaybetmemeliyim. Hayır, balıklarımı kaybedemem. Hayata bu kadar kolay veda ederken neden balıklarıma veda edemem? Balıklarımsız yaşayamam ben. Cennette düşleyecek başka ne kalır ki? Balıklarımsız çok sıkılırım ben. Belki de sıkılmam. Nasıl olsa beni kolay kandırırlar, tekrar canavar genlerden gelme canavar gezegenine gelirim. Tekrar gelmek beni daha kötü biri yapar belki ve bu beni şimdikinden mutlu eder. Mutlu olmak istiyorum, ilelebet mutluluğu istiyorum. Beni net duydun, beynime dokunmanı istemiyorum. Ellerini kafamdan çek, yardımını istemiyorum.