Sessizliğin katili bugün yine insanlar.

Yamamışlar dillerine hiç olmayan çiçek betimlemelerini.

Suskunluk köşede can çekişiyor. Birazdan ölümünü haber eder ruhuma.

Gecenin gözü siyah, gecenin vakti saat dörtten erken.

Acının adı mana tadı su gibi.

Yığılmış üst üste hüzünler hangi hamal taşır şimdi ekmek parası da olsa...

Kandan kırmızı, siyahtan katran diye başlar uygarlığımın marşı.

Kulaklarımı kestim bir akşam vakti sessizliği dinlemek için

Dilimi koparttım manalarımın hamalı yok diye

Hazırım artık sonunu bildiğim dünyanın çapraz sorgusuna.

Haydi meleklerim iş başına.