zaman ya! senin için
geçse de durur
diğerlerinin kadranında
tertemiz gök kubben
boyanır kandan şaraplarla
tam kavrayacak ya da
kıvrandıracak iken gündüzü
sözden törpülerle
yontulur ellerin birden
birden avuçlarındaki çizgiler
varoş bir kaderle
tekrar çizilir -ki sen inanmazsın
bile öngörüldüğüne önceden
hiçbir kavgaya girilmesi
gerektiğine inanmazsın
öyle kusup evvelki
geceden kalanları
darağacındaki caniyi bile
yanaşıp öpmek istersin alnından
çünkü hayat geniş alanda
dar temaslarıyla ünlüdür
-bilirsin bunu ama
yeni yetme bir karanlığın
üstüne ceket edilirsin.