Adım gibi uzanıyor bir çentikli çizgi önümde 

En önde giden, en dik duran ben oldum mu hiç?

Yürüdükçe kesiliyor ayaklarım 

Ne yana dönsem yüz çevirmiş oluyor benden 

Kurtarılmış, yanıkları sıyrılmış yerleri yaşamanın


Bir başka ihtimal var mıdır

Tüm sözleri verildiği yerde bırakıp

Yeniden başlamak için geri dönme imkanı

Var mıdır çirkin harflerle not almadığım tarihleri zamanın 

Daha özenle taradığım saçlarımı 

Daha yalnız olanın, daha öteki olmadığı


Tam düşecekken tuttum bir şeyleri hep 

Fakat ben mi onları, onlar mı beni

Tutundum sandıklarım gerçek mi

Yüz yıldır aynı yerde duran ağaçların dalları gibi 

Yoksa ben çukurlardan çukurlara mı atlıyordum sürekli


Sürekli

Düşmeyi uçmak zannederek.

Ben inanırken tüm göz yanılgılarıma 

Burada benimle dursa olmaz mıydı

Hep sevdiğim şeylerden bahsederek


Muhtemelen bildiğim gibi değil 

Son öğrendiklerim de, öncekiler de 

Doğumumla kodlanmış olanlar bile 

Girdiğim hiçbir mücadele haksız değil ama 

Toplumun yara saydıklarıyla benimkiler bir değil


Olsun.

Göklerde sıcak mevsimler arayan bir kuş olmakla

Kuytularda tozlanmış fikirlerle yaşamak

Aynı şey değil. 

Beni yerimden ediyor onların doğruları

Her sabah toparlanıyorum, her gece gitmek üzere. 

Olsun, yine de 

Her şeyden bir şiir yapıyorum 

Köklerimi çekiştirseler de ölmüyorum böylece.