Göz altlarım kadar karanlık bi oda.

Yalnızlığım çoğul ve çirkin,

Bir çelişki daha kopuyor,

Aklımın kapısız odalarından.

Biri daha kaçıyor. 

“Misafirliğin kısası makbuldür.”

Bir kramp daha giriyor içeri gaseyan.

“Kapımız kanla süslü, başka birini mi bekliyordun?”

Bir tabak daha koy,

Psikozlarım geliyor. 

Şatafatlı olsun soframız, 

Bu gece kurtulacağız.

Hafifleyip biraz daha azalarak.

Bu sırada

Bir yaş saplanıyor göz kapaklarıma.

Derin sessizlik,

Bir dakikalık saygı duruşu

Kaybedilenler anısına.

Önce hıçkırıklarım bölünüyor.

Sonra hadsizce kalkıyorum

“Sessizce dağılmayalım,

Herkese benden antipsikotik.”