Güneşten sıçrayanlar senin soluğuna muhtaç,
Ayaklarımın altında gezen benliklerim var.
Değmesin bana saçların söyle onlara
Bir daha yaşamaya razı değilim, asla.
Nezarete düştüğüm günlere
İçi boş ithamlarımın tanrısal korosu.
Elim cebimde savundum kendimi.
Hakim, suratında iritelik hissi doluydu.
Hatta laf aramızda kalsın,
Acımasına bile aşık oldum.
Her sokağın çıkmazlığı dört duvar arasına.
Kafanı kaldır, çiçek festivaline rastla.
Tohumunu ben serptim, sefasını sen harca.
Ama sakın bir yaprağına bile dokunma
Bir daha yaşamaya razı değilim, asla.
Işığın uzaklaştıkça rahatlayan bir boşlukta.
Yıldızlar intiharlarında senin şerefine kayar.
Prens kalmadı bu uzayda.
İyi niyetin son kurbanıydı bir kış ayında.
Sakın hatırlatma kendini bana.
Bir daha yaşamaya razı değilim, asla.