kulağıma adını fısılda, dünya karanlık ve korkunç ben seni bir silsile de düşürdüm

ceplerim bu dünyanın var oluşunu ve nihilizmin güvesini taşıyordu

yıllar yılı bu pisliklerle cenk içinde içtim, soğuruldum

yüzüme bak ve iki yerinden yok et alacaklı olduğun tenimi

ben seninle elde edeceğim taşra ile hesabını ödedim dünyanın

in en kırmızısına

in en mavisine

in en alaca olanına

biz orada dizilmişiz mangaya


sarhoşum, bitmişim, yürürüm ağlayarak allaha


bıçağını soktuğun organımın ismini anatomi dersleriyle sana öğretmişlerdir

tenime zerk ettiğin zehri neremden bana ulaştıracağını iyi biliyorsun

uygarlık tanrına kurban etmemeyi öğretmedi sana, beni sürdün yollara

ezilmişim

in en ezilmiş eriyişime

de ki oranın meydanında, buradan bir haçlı ordusu değil ben geçtim tek başıma

talan da benim kalan da, en nihayetinde yaratılan da bu yaratılış da

sonra tut beni yakamdan ateşine çek

ben orada soluklanırım

soğurum


sarhoşum, bitmişim, ölmek için dilenmişim

oğlunla bir kaç kadeh bir şey içmişim

babasını özlemiş

bıçağını soktuğun organımın adını o bilmemiş

onu büyüten masallarda, kalbim teklemiş