Deja Psikolojisi

I. Dejavu

Dejavu, hemen hemen herkesin bildiği üzere; şu an da yaşadığımız bir olayı daha önce de yaşamış ya da görmüş olma hissine kapılmamızdır. Bu durumda kimi zaman bazı şeylerin sanki hayatımızda daha önceden de varmış gibi olduğuna inanabiliriz. Bu anda garip hislere kapılmamız gayet normaldir. Ayrıca; beynimizde beliren bir olayın ya da durumun imgesini daha önce yaşamış gibi hissetsek de rüyada görebilmiş olma ihtimalimiz de bir hayli yüksektir, aslına bakılırsa bu da garip bir durum olarak nitelendirilebilir. Spiritüel kaynaklara göre hayatta öğrenmemiz gerektiğini düşündüğümüz şeylere işaret koyarız yani bir nevi yıldızlarız, bunları hatırlamamıza da "dejavu" deriz.

Bir teoriye göre: bizim farkında olmadığımız ya da algılayamadığımız farklı paralel evrenler var ve bu evrenlerde de bizim eş olarak düşünebileceğimiz başka benliklerimiz bulunuyor. Bu teoriye göre de biz, bu evrenlerin yansıması durumundayız. Ve yine bu teoriye göre; zaman, mekan ve bilgi zaten bizde mevcut. Tıpkı gözümüzün görüp kulağımızın duyamadığı ses ve ışık dalgaları gibi.

II. Deja Visite

Deja Visite, diğer durumlara göre daha az rastlanır. Bunu bir akıl oyunu olarak düşünebiliriz, mekanlarla bağlantılıdır. Yeni bir yere ya da mekana aşinalık hissini verir. Bu mekanda daha önce bulunmadığımızın bilincinde olsak dahi kente, sokağa, caddeye, binaya, manzaraya ya da çevreye doğal olmayan bir aşinalık hissederiz. Yine spiritüel kaynaklara göre, bize; geçmiş yaşamlarımızda bu mekanlarda bulunduğumuz ya da yaşadığımız hissine kapılmamızı sağlar.

III. Deja Vecu

Bu durum, dejavu yaşadığımızı düşündüğümüz anlarda meydana gelir. Dejavu, insanların bir şeyi daha önce görmüş olabileceği hissiyken; deja vecu ise bir olayı daha önceden tüm detaylarına kadar görmüş ve algılamış olma olayına denir. Bu his o kadar kuvvetlidir ki insanların seslerinin ve kokularının aynı olduğunu düşünürler. Ayrıca, bu hisse kapılan bireyler, biraz sonra başlarına neler gelebileceğini de tahmin edebilirler.

IV. Jamais Vu

Bu olay, dejavu durumunun tam tersidir. Fransızca "hiç görmedim" anlamına gelmektedir. Yaşanan bir durumun tamamen yabancı geldiği, sanki hiç yaşanmamış gibi hissedildiği, bir nevi anlık olarak hafıza kaybı / hafıza yanılmasıdır. Kişi, bu mekanlarda bulunduğu ve o insanları tanıdığı halde anlık olarak o mekanlarda hiç bulunmamış, o insanlarla hiç konuşmamış gibi hisseder.

Yazar: Fatih Aydın