Ben size bunu okkadar açık söylemişken...
Sonsuzluk, bilmiyoruz ki, belki de
Şefkatli bir şeydir, ne bileceksiniz.
Taş karışmıştır dilime çoktan bağışlayın.

Ağrım geçer, nehirler üstüme akar üstüme
UmDumDu bu dünyada,
Bazen benim sanırım bazen hiçkimsem yok.

Uzun uzun, karıştırarak, onu bunu, bilirsiniz
Zaman sıkıntılılar için hiç geçmeyen şeydir.

Bana uzak diyarların taşlarını topladığınızda
Teşekkür edemedim size bir ara bağışlayın.
Ben o topladığınız taşlar kadar baş ağrısıyım.

Çok eskimiş bendeki, ve bir okkadar katı
Uzun uzun oturdum bugün dediğime bakmayın
Siz bana yine de güzel bir şey anlatın.

Benim bir kalmışlığım durmuşluğum vardır zaten
Bir taş nasıl ağrır bir katılıkta,
Bu dünyada isteyip verememek nedir, benden anlayın.