hep ölmekten bahsetti

bir duvar dibinde

fark edilmemiş cinayetlerden

küflü yalnızlıklardan

sıcaktı

kenar mahalle


ismimi üfledi

sanki ses teline

minik serçeler kondu

bir tutam canlık

gözlerine dalıp eridi zaman

hem utandı

hem içlendi

pembeleşti çekildi geri

o ve ben

canlı bir telaş


tekinsiz bir temmuzdu

yürüdü yürüdü

kime neden inandı

bilinemedi

belki dedi bitti

belki dedim hiçti

savrulan