17. Yüzyıl İspanya’sının ünlü saray ressamı olan, “gerçeğin gerçek ressamı” olarak adlandırılan Velázquez’in dönemin tarihini gerçekçi bir şekilde yansıtan büyüleyici bir eseridir. İlk bakışta samimi bir saray resmi gibi dursa da, detaylarda boğulacağımız bir boyut kazanıyor. Yüzeysel bir bakış açısı ile bakacak olursak Nedimeler küçük prenses etrafında fır dönüyor, soytarı soytarılığını yapıyor, arkada iki kişi fısıldaşıyor ve en arkada biri odandan çıkıyor ya da giriyor. Resmin solunda gördüğümüz Velázquez ise resmi aynaya bakarak yapmaktadır ve dolayısıyla kendisini çizmiştir. Şimdi ise can alıcı noktaya değinelim: Resmin arkasında görülen bir aynadan, prensesin babası Felipe ile eşi kraliçe bakmaktadır fakat sorun şuradadır: Kral ile kraliçe odanın neresinde durmaktadırlar? Resim kadrajının odanın bir duvarının büyük bölümünü (boy açısından) kaplamakta olduğu düşünülürse, kral ile kraliçenin duvarla ayna arasında duruyor olmaları imkansızdır zira karşılıklı iki aynadan göründüklerine göre bizzat prensesin arkasında, arkaları resme dönük olarak duruyor olmaları gerekirdi fakat orada bulunmamaktadırlar. Bu durumda tek açıklama, aynaların o şekilde ayarlanmış olmasıdır fakat resimle örtüşen aynanın büyüklüğü ve arkadaki aynanın duvara çakılı olması (yani ikisinin aşağı yukarı paralel olması) karşısında bu olasılıkta da perspektifin farkı olması gerekmekteydi. Bu durumda; kral ile kraliçenin olabileceği tek yer, Alice Harikalar Diyarında terminolojisi ile konuşacak olursak, aynanın öbür yanıdır. Merdivenli kapıdan bakan kişiye gelince olayla bir ilgisi yokmuş gibi gözükse de Velázquez buraya da başka bir bilmece saklamış olabilir, kim bilir?




Yazar: Beyza Tıngıroğlu