Bugün içimden Allah'la konuşurken şöyle bir cümle kurdum. 'Yolunda gitmeyen, olmayan her şey için teşekkür ederim.' Olayın içindeyken insan sancılar çekiyor, yaşadığı her durumun aslında hayrı için olduğunu pek idrak edemiyor. 'Sen daha iyilerine layıksın' gibi bir şey de söylemeyeceğim. Olay layıklık mevzusu de değil bence. Anahtar kilit gibi düşünmek lazım. 'Sen' bir kilitsin, karşılaştığın insanlar ya da yaşadığın olaylar da seni açacak anahtar diyelim. Ama ya o anahtar o kilidi açmıyorsa ? Evinizin kapısına ısrarla yanlış anahtarı sokar mısınız mesela? Senin sistemini çalıştıran 'kod' o değil demek ki. Sistemin girdiğin kodlarla hatalar veriyorsa, sürekli kendini tekrar ediyorsa bir durmak lazım. O yüzden hayatta mücadele etmenin yanında ısrarcı da olmamak gerektiğini öğrendim. Bazen birisi gider veya bazen o olay senin istediğin gibi yaşanmaz.Tüm çabalarına rağmen olmaz bazen işte. Çünkü tam da olmaması gerekir bazen. Sen daha iyilerine layık olduğundan değil, sistemin en uyumlu, en verimli şekilde çalışsın diyedir evrenin senle uğraşıp durması. Her şey hayrımıza. Sistemde hata yok. Yeter ki dur, duy, anla.
Dur, Duy, Anla
Yayınlandı