suratımda kesif yırtığı suyun

köşesine yöneliyorum kum, toprak, ört

nabzım ağır, nabzım

diri, tibet öküzlü ayin sırtım

malheur dieu pâle aux yeux d'ivoire*

hayır, iskemlesi kırık. çünkü düşünüyoruz bazıları


seviniyorum

öyleyse aldanıyorum boşluğa


toynağımda zarif bozumu taş

duruyor, kapaklanmış

taş gelmiş taş gidecek

sular boyu orada durası, bekleyesi, ayrılmayasıca

kafamı yarasıca

yalnızlık işin senin

mermer zeminle ölçüşemezsin


sen de maddesin, açın 90 varlığa

taşı sıksan anca kendini sıkarsın, taşırsın kendini anca

ivmem kaybetti çocuk sevinçleri

ivmem aheste, koşulsuz, durusundayım kıyıların

şikestesiyim dünyanın


"qui peut penser

á la tristesse du diable"


beni buradan almayın. yaşayayım, yaşayayım, yaşayayım sonsuzun susuzunu. gelemiyorum, eremiyorum boşluğa.


ben hiç çocukluk unutmadım, durun.



*fildişi gözlü soluk tanrı

resim: halil cibran