Uzun yoldan geldim evet farkındayım
Bu bulutların belirginliğini,
Dağların arkasını
Güneşin gökyüzüne saldığı mor rengi biliyorum
Yaşadım, tattım
Hiç ile his arasında kilometrelerce tavaf ettim
Dalgalandığı anda ben duruldum.
Durulduğum anda yağdırıldım
Evet bir bulut gibi
Ben var olmayı şeffafken,
Dağılırken dağılır gibi öğrendim.
En dağınığından
Çok şey öğrendim geçen bunca zaman boyunca
Didem madak gibi.
Bir ses olmak isterken bir ses duymak gibi. Nereden geldiğini bilmeden
En tepeden
Bulut gibi
En aşağıdan yol gibi
Sen gibi, ben gibi,biz gibi.
Aştım da geldim, çoğu da zaman kaçtım. Bi o kadar koştum da geldim. Uzun yoldan geldim evet farkındayım
Bu bulutların belirginliğini,
Dağların arkasını
Güneşin gökyüzüne saldığı kırmızı rengi biliyorum
Yaşadım, tattım. Beğendim, sevmedim
Ben her şeyi biliyorum.
Ovaydı her yer
Gökyüzünün ovalliğini gördüm
Denize olan hasretimden kapalı havza etrafında yaşadım. Söylüyorum.
Söyledim anlıyorum.
Beyaz toprağı da, kırmızı toprağı da öpüpte geldim.
Bu bulutların belirginliğini,
Dağların arkasını
Güneşin gökyüzüne saldığı pembe rengi
biliyorum.
Ama hala sevemiyorum
