Dr. Martin E. P. Seligman – Öğrenilmiş İyimserlik


 Dr. Martin E. P. Seligman

Pennsylvania Üniversitesi’nin psikoloji bölümünde öğretim üyesi ve Amerika Psikoloji Birliği’nin eski başkanı olan bilim doktoru Seligman, ünlü bir motivasyon uzmanı ve öğrenilmiş çaresizlik konusunda bir otorite. ‘Gerçek Mutluluk’, ‘İyimser Çocuk’ yer alıyor. Ulusal Ruh Sağlığı Enstitüsü, Ulusal Yaşlanma Enstitüsü, Ulusal Bilim Vakfı, Eğitim Bakanlığı, McArthur Vakfı, Templeton Vakfı, Guggenheim Vakfı tarafından çalışmaları desteklenmektedir. Olumlu psikoloji biliminin kurucusu sayılmaktadır.

 

Kitap, yaklaşık yirmi yıldan fazla süren klinik araştırmalarına dayanıyor. İyimserliğin öğrenilen bir şey olduğunu kanıtlamak için birçok çalışmaya imza atıyor. 1960’lı yıllarda öğrenme ve korku arasındaki ilişkiyi incelerken Pavlov’un klasik koşullanma deneyinden yola çıkarak 'Öğrenilmiş Çaresizlik' kavramını ortaya koyuyor. Kavram ve bulgular üzerine çalışırken bir yandan da bu ‘Kazanılmış Başarısızlık Sendromu’nun çarelerini arıyorlar.

 

Olayları açıklama tarzımızın kalıcılık, yaygınlık ve kişiselleştirmeden oluştuğunu söylüyor. Yaptığı testi oluşturan soruları da; ‘Kak(Kalıcı Kötü), Kaİ(Kalıcı İyi), YaK(Yaygın Kötü), Yaİ(Yaygın İyi), UmK(Umut), KiK(Kişisel Kötü), Kiİ(Kişiselleştirme İyi)’ bölümlerinde topluyor.

 

Kitabı eğitimcilere ve kendini eğitmek isteyenlere önermemin en önemli sebebi, Dr. Seligman’nın kitapta eğitime de yer vermiş olması. Öğretmenlerin, öğrencilerindeki öğrenilmiş çaresizliklerini nasıl keşfedeceklerini ve buna karşı hangi uygulamaları yapabileceğini gösteriyor. Öğretmenlerin hangi davranışları öğrencilerinde öğrenilmiş çaresizliği başlattığını örneklerle açıklıyor. Ayrıca, öğrenilmiş çaresizliğe sahip bir öğretmenin ‘Öğretilmiş Çaresizlik’e sebep olacağını da anlatıyor. (Öğretilmiş Çaresizlik Martin Seligman'ın yaptığı deney ve incelemeler sonucunda, kendisi deneyip başarısız olan bireylerin (iyi niyetle deneyim aktarımı düşüncesiyle de olsa) çevrelerindeki diğer bireylerin benzer denemeyi yapmalarını engellemeye başladıkları bulgusuna ulaşıldı.)


Hiçbir çocuk çaresizlikle doğmaz. Çaresizliği, özellikle öğrenilmiş çaresizliği çocuklara ya bizler öğretiyoruz ya da çevrelerinden; yani bizlerden görerek öğrenmektedirler.



Yazar: Abdullah Furkan Doğan