benim için sevdiğim bi' diziden çok, psikolojik çözümlemelerimle de ele alabileceğim bir karakter var başrolünde. ayrıca rami malek çok sevdiğim bir oyuncudur diyerekten...


elliot alderson; sosyal anksiyete bozukluğu, çoklu kişilik bozukluğu, klinik depresyon ve şizofreniye sahip olan bir karakterimizdir. çoğu kez karakterimiz diyorum fakat diziyi izleyenler de bilir ki ortada belirli bir karakter yoktur. sorun, karakter eksikliği ve benlik karmaşasıdır.

kendisi bir siber güvenlik mühendisidir. sisteminden şikayetçi olduğu bir şirkette bu görevi yapar ve geceleri de diğer benliği ortaya çıkarak, bu sistemi yok etmek isteyen bir hacker olur. kendisinin zekası oldukça yüksektir ki düşünme kabiliyeti, bakış açıları olağanın üstündedir; planlamaları, kafasının gerçekten de bir bilgisayar sistemi gibi olması izleyiciyi her zaman hayran bırakmıştır. en azından kendim için bunun doğruluğunun kesin olduğunu belirtebilirim.

toplum ve toplumun yaratmış olduğu fikirlerden ve sistemden nefret eden elliot, toplumu eleştirir fakat yalnızlığa olan üzüntüsünü bastıramaz. kafasında oluşturmuş olduğu babasının farklı bir versiyonuyla konuşur, zaman zaman o versiyonu onu ele geçirir, kontrolünü kaybettirir ve bir çatışma içerisinde sürüklenip giderler. bu çatışma, elliot'un toplumdan nefret ederek yok etmeye çalışması fakat sonrasında bu yok ediş şeklinin tehlikeli olduğunun farkına varması ve babasının da bunun tam tersini yapmasıyla ilişkilidir. aslında ikisi de kendisidir. kendi içiyle çatışır ve kendini kaybeder.

küçüklükten kalan bi' travma sebebiyle, bu travmayı bastırmak için kendine yeni bi' benlik oluşturmuştur, travmasını oluşturan babasını iyi hatırlama isteği sebebiyle, iyi bi' baba kişiliği de oluşturmayı ihmal etmemiştir. gerçekler bilinçaltının arka planında oynarken o bu gerçeği oluşturduğu kişiliklerle bastırmaya çalışmıştır. 

kafasının içinde kendine bi' sistem oluşturur, bu sistem sayesinde yaşamını kendine kolaylaştırır. hapishanede olduğu süreç boyunca kendini annesinin evindeymiş gibi hayal ederek ve hayat akışını buna göre kurgulayarak geçirir ve seyirciyi, yaptığı ters köşelerle hayret içerisinde bırakır.

toplumun oluşturduğu ayrımcılık içeren bu sistemi yok etmek isterken bi' ekip kurar, bu ekibin başında babası vardır sanırız fakat kendisidir, annesinin evinde kalıyor sanırız fakat hapishanededir. hatta elliot'u elliot sanırız fakat tüm bunları yapan ''gerçek'' elliot bile değildir. Sizi bir ters köşe döngüsüne sokar.

dizide en etkilendiğim sahnelerden biri de elliot'un kendi benliğiyle satranç oynamasıdır, satrançta her zaman bir kazanan ve bir kaybeden olur vurgusunu yaparak kendi benliğiyle oynadığı satrançta iki tarafın da kazanmadığını ya da kaybetmediğini görür. 

yalnızlıktan korkan ve yalnızlığından şikayetçi olan bu karakter, insanlarla konuşmaktan kaçınır ve kendisini yine bir çelişki döngüsüne sokar. yalnızlık onun en büyük dostu ve en büyük düşmanı olmuştur. toplum içerisinde yalnızdır ama kafasının içerisinde oldukça kalabalıktır.

dizi boyunca maskelerden bahseder durur. toplumun oluşturduğu maskeler. insanların her gün gerçek benliğini saklamak için oluşturduğu sahte ruh halleri. elliot bu durumdan şikayetçidir, iyi giyimli kişilerin arkasında kötü niyetli işlerin saklı olmasının farkındalığıyla bunu yok etmek onun görevidir sanır ve her defasında sonucundan pişman kalarak düzeltmeye çalışır. tabii, diğer kişiliği de bunun tam tersini yapar.

''oldukları şeyi maskelemek için neden bu kadar uğraşıyorlar? yoksa maskeyi taktıkları zaman dönüştükleri şey bu mu?''

benliklerinden kurtulmak istese bile babası olarak oluşturduğu benliğinin yokluğunda hissettiği yalnızlık onu rahatsız eder. kurtulmak istediği benlik karmaşasını bir döngü haline getirir ve çıkamayacağı bir yolun içerisinde sürüklenip durur.

''bir maske, maske olmayı bıraktığında onu nasıl çıkartabilirim ki? benim bir parçam olduğunda...''

dizi boyunca elliot'un iç diyaloglarına, benlikleriyle konuşmasına, içinde bulunduğu sistemi eleştirmesine şahitlik edersiniz. bir sonraki ters köşelerini anlamaya çalışırken, aslında başka bir ters köşe olmadığı gerçeğiyle yüzleşmeye alışırken siz de artık onun benliklerinden biri olmuşsunuzdur.