Ölümden uzak olduğumu hiç düşünmedim

Bozulsun diye üretilmiş bir otomobile binip

Yıkılsın diye dikilmiş köprüden geçebilirim

Bunu yapabilirim, sağlıcakla kalın efendim

Beni merak etmeyin

Düşünmeyin

Bir tutam tuz, biraz iyot ve sekiz ton kömür

Esneyen bir su borusunun geniş ve eğri ağzı

İç geçiren tencere, sizin kadar kara olmasın

Feda ederseniz dirilişim işten bile değil

Eğer bu şartlar fazla ağır gelirse

Cayma bedelini lütfen ödeyin

Bizden mühlet istemeyin

Rica ederim

 

Telaşa lüzum yok

Herkes ve her şey

Her şey veya herkes

Herkes biraz herkes

Herkes yani her şey

Biraz ölü değil midir

 

Cayma bedelini lütfen vaktinde ödeyin

 

Radyonun sesi ve biraz babaanne sessizliği

Bir tutam sabah olmayınca kuduran endişe

Sekiz ton çocuk cesedi, madalya eşantiyon

Bazı tabutlar, gece vakitleri, tercihen meşe

İşte

İkramdır bu, bekleriz şubemize, çay içeriz

Kadınları

Kadınları

Kadınları konuşur

Dertleşiriz

Bazı yaralar olur, üzerine merhem süreriz

Bazı yaralar hep olur, onlarla güzelleşiriz

Bazı yaralar olur

Kadınlara benzetiriz

 

Hüzne lüzum yok

Kadın ve yaralar

Kadınlar yaralar

Kadın veya yara

Kadın biraz yara

Kadın yani yara

Biraz daha çay ister misiniz?

 

Cayma bedelini lütfen vaktinde ödeyin

Mesai vakti değilse kepenkleri lütfen indirin

Kazak örerken hatırlanan sobanın kuvvetiyle

Yanak öperken buruşan bir suratın dehşetiyle

Bizi lütfen meşgul etmeyin

Bunlara ayıracak vaktimiz taze bitti

Taze bitti yani bayatlamanın mevsimi

Çürümenin

Kirlenmenin

Paslanmanın

Kararmanın

Ve daha nice istenmeyenin

Endişe etmeyin

Şubemize gelin

Kim olduğunuz önemsiz

Sizi beklemek görevimiz

 

Yanma vakti geldiyse önemi yoktur ipliklerin

Kırmızı, mavi veyahut sarı

Sarı, mavi veyahut kırmızı

Alışın tekrara düşmeme

Tekrara düşmeme alışın

Acele edin ve sobanın önünde bir yere varın

Bir yere varın, bunun için birisini tartaklayın

Acele edin

Yanma vakti geldiyse önemi yoktur kimsenin

Yanmayı göze alın, bir gözü oymayı göze alın

Rengi mühim değil

Kara, mavi veyahut ela

Ela, mavi veyahut kara

Tekrara düşmeme alışın

 

Şimdi sizi yetkili memura yönlendireceğim

Adı Ölüm

Soyadını öğrenmek için henüz çok gencim

Ve intihar taşlarına kalmadı tahammülüm

İsterseniz soyadını siz sorun

Veyahut kendiniz koyun

Ne dersiniz

Ölüm Maden mi

Ölüm Şantiye mi

Ölüm Meydan mı

Ölüm Çarmıh mı

Ölüm Duvar mı

Ne derseniz deyin, o kabullenir bu soyadlarını 

Pek hoş bir hanımefendidir, sizi temin ederim

Tebrik ederim onu ikna edenleri bir randevuya

Sizi ölümle baş başa görmek isterim

 

Uyarayım sizi, sizi uyarım

Tekrara düşmeye bayılırım

 

Ölümle ilk buluşmanın heyecanıyla çürür kanın

Ölümle ilk buluşmanın ikincisi bugün vizyonda

Allah kerim yarına

İsterseniz bir koşu gidin sinemaya, iyice bakın

Korkulu, korkusu süreğen, ahmakça bir koşu

Bir topalın topal olduğunu unuttuğu bir koşu

Bir arabanın bozulmasını hatırlatan bir koşu

Tercih hakkı sizde, tepilme hakkı yolların

Sadece bugünlük vizyonda

İkincisi Ölümle İlk Buluşma’nın

 

Kaçırırsanız ben size anlatayım

Anlatayım ben size kaçırırsanız

Tekrara düşmeye bayılırım

Cayma bedelini unuttum sanmayın

 

Ölümle ilk buluşma genelde bir bahçede olur

Çiçekler çürür, böcekler ölür, ağaçlar kurur

Yani olan genelde budur, istisnalar da olur

Kuduz köpekler bir başka kudurur

Kuşlar kanatsız ihtiyar kuşlar doğurur

Ölüm bembeyaz elbisesiyle

O diri memelerini, sütbeyaz tenini gösteren

Roma’dan kalma sütun bacaklarını gösteren

Gösterdiğiyle insanı ödüllendiren elbisesiyle

Gelir yanına oturur

Ellerini senin ellerin olması gereken yere

Artık o yer her neresiyse

Dişlerini derinlerde bir yerlere dokundurur

Sonra iştahlı bir sevişme başlar

Buna şahit olacak kimse yoktur

 

Arzuya lüzum yok

Ölümle sevişme

Sevişmekle ölüm

Ölüm ve sevişme

Ölüm yani sevişme

Biraz sevişme

Biraz ölüm

Herkes biraz ölü değil midir

Evet, herkes basbayağı ölüdür

Korkma, ölümle seviş gönlünce

 

Cayma bedelini vaktinde öde

Cayma bedelini vaktinde öde

Cayma bedelini vaktinde öde

 

Bayılırım tekrara düşmeye

 

Unutursan hatırla, hatırlarsan unutma

Sen en iyisi hiç unutma

Tapılan bir dudak çoğu zaman yalancıdır

Derinleşen bir arzuyu çağrıştırır bana biraz

Biraz umursamaz, bazen öfkeli ve madrabaz

Umursamazsan öpmeye gerek kalmaz

Kızarsan kanatırsın, bir daha tapamazsın

Hilesine kanarsan yarı yolda kalırsın

Hedefe varamazsan korkarım ki efendim

Ölümü ararsın

Ölümü hedefin sanırsın

 

Hayır efendim hayır

Israra gerek yok

Yanına gelmeyeceğim

Yanına gitmeyeceğim

Hiç kimsenin

Sizi şubemize bekleriz

Sizi bir güzel bekleriz

Sizi mutlaka bekleriz

Biz kim miyiz

Nereden bileyim

Ben kazara buraya geldim

Hayır efendim

Vaktim yok ayaküstü hovardalığa

Kadınları

Kadınları

Kadınları konuşmaya

Sonra dertleşiriz

Bir şeyleri birilerine benzetiriz

Birilerini bir şeylere benzetiriz

Yaramız varsa merhem süreriz

Oh oh

Biz çok güzeliz

Şimdi bana müsaade edin

Ben şimdi benziniyle bir otomobili bozulmaya

Barutuyla bir köprüyü yıkılmaya ikna edeceğim