Film, yaşamımız boyunca verdiğimiz her kararın bizi aslında farklı bir yaşamla buluşturduğu gerçeği üstüne kurulmuş ve aynı zamanda alternatif hayatlarımızla iletişime geçebilmenin mümkün olduğu bir evrende geçiyor. İlk sahnelerde Evelyn'in koşuştururken eşini ve kızını dinlememesi, evin dağınıklığı, "her şeyin her yerde" olması beni fazlasıyla rahatsız etti ve bu rahatsız ediciliğin çok başarılı işlendiğini düşünüyorum. Anne ve kızın kayaya dönüştükleri sahne favori sahnem oldu. Bu sahnede, koca evrende küçük ve aptal varlıklar olduğumuza, kendimizi çok da büyük görmememiz gerektiğine dair bir içerik vardı. Bunun gibi birçok sahnede film boyunca sürekli kendi hayatınızı düşünüp ben nasıl yaşıyorum, kararlarımı bilinçli mi veriyorum, gibi bir sorgulama içerisine giriyorsunuz.

Görsel kısma gelecek olursak; film boyunca sık sık hızlı sahne değişimleri oluyor ve bunun izleyiciyi yorduğunu düşünüyorum, bu hızlı değişimlerde epilepsi hastalarını rahatsız edebilecek görüntüler mevcut. Bu sahnelerde kullanılan efektler çok çeşitli ve bu kadar yoğun bir görsel içerik barındırmasının da filmin özgünlüğüne katkı sağladığını düşünüyorum. Vizyondayken izlediğim için ömür boyunca kendimi şanslı hissedeceğim, çok hızlı bir şekilde kült olabilecek ve sinema dünyasına yeni yollar, yeni bakış açıları sunabilecek bir film.