Bir yudum kitap bir yudum film diyelim ve yazımıza geçelim.

Sık duyulan, ağızlara pelesenk olmuş ancak gerçek değerini bulamadığını düşündüğüm bir kitap, 'Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku'. Film uyarlaması ile arasındaki uçurumlardan olsa gerek öngörüyle yaklaşılan İlhami Algör romanı...

Anlatıcı karakterin zihnine girmekte biraz zorlansak da bunun sebebi hem film hem de eserdeki alt metinler. Anlatıcı, gerek film gerek müzik kültürümüzden birçok kişiyi misafir ediyor eserine. Hâl böyle olunca gerçek değerini anlamak için alt yapı istiyor diyebiliriz. Aksi hâlde bağlantıları kurup karakterimizin ruhsal yapısını çözmek pek de kolay olmuyor.

Bir film montajcısı olan ve roman yazmaya kalkan anlatıcı karakteri dinledikçe, bizimle değil de Müzeyyen ile sohbet ettiğini anlıyoruz. Böylece zihnindeki çağrışımları takip etmek bir süre sonra zevkli bir hâle bile geliyor. Aslında hikayenin konusu çok da farklı olmayan, bir adamın bir kadını çok sevdiği, kadının divan edebiyatındaki sevgili rolünde karşımıza çıkan hayali bir varlık olduğu sanrısı, 'bülbülün çilesi, yazarın zulası'. Ancak kitabı zaman içinde diğer basit aşk hikayelerinden ayıran kısmı kuşkusuz Algör'ün üslubu ve karakterlerindeki serseri ruhlu beyler ve onların umursamaz davranan biraz hüzünlü biraz deli ruhları.

Serbest uyarlama olarak perdeye aktarılan filmden etkilenmemek elde değil çünkü biliyoruz ki Erdal Beşikçioğlu ve ayrılmaz parçası gibi hissettiğimiz o amirim rolü... Tabii ki bambaşka yapıtlar olsa da filmdeki Arif, ister istemez az küfürlü ve argolu Behzat Ç.'yi andırıyor diyebiliriz. Adeta onun ruhunda fakat üstüne başına biraz daha özen veren biçimi. Bu yüzden filme karşı olumsuz bir duruş ortaya koyamasak da, film ile kitabın çok da eş gittiğini söylemek doğru olmaz. Film, kitaptaki "afilli" cümlelerin günümüz dünyasının popülerliğine uyarlanarak kullanılmış ve alt metinlerin çok azının işlenebildiği, kitabın ruhundan çok konusundan beslenmiş bir yapım olmuş. Her zaman olduğu gibi ikisinin de tadının farklı olmasından kaynaklı, biz yine en iyisi önce kitabı sindirelim.