Feminizim, bugün dünyanın her köşesinde kendini göstermeyi ve zorbalığa uğrayan her kadına ilham olmayı başarıyor. Gerek kadın haklarına yönelik manipülasyonlar, gerekse kadınların sarf ettiği eylemlere karşı çıkarılan yıldırma politikaları bu akımı oldukça desteklemektedir. Peki feminizmin ayağı nereye dayanıyor? Çok eskilere gidelim ve Sümer mitolojisine yakından bakalım.


Babil, Sümer ve Yahudi kaynaklara göre Lilith, Adem'in Havva'dan öndeki ilk eşidir. Lilith kati suretle ataerkil yapıyı kabul etmedi ve bunun sonucunda türlü etiketlere maruz kaldı, çocuk katili gibi söylemler bunun bir sonucuydu. Bazı ataerkil toplumlarca da unutulmaya bırakıldı.


Yahudi efsanesine göre Lilith, Adem ile aynı şekilde ve aynı zamanda yaratıldıkları için eşit olduklarını savunur ve bu sebeple Adem'e itaat etmekten uzaklaşır. Lilith, bu davranışı sebebiyle hem cennetten uzaklaştırılır hem de Tanrı'ya karşı gelir. Adem bu duruma dayanamaz ve Tanrı'ya dua ederek Lilith'in affedilmesini ister. Tanrı bunun üzerine üç melekten (Sanvai, Sansavai ve Semangelof) Lilith'i cennete geri çağırmalarını ister. Eğer bu çağrıyı kabul etmez ise Lilith'in her gün yüz çocuğunun öldürülmesini emreder. (Çocuklarının cennetten kovulduktan sonra şeytana ait olduğu belirtilir.) Lilith, Tanrı'nın bu çağrısına yüz çevirir ve acılar çeker. Ardından hamile, doğum yapmış kadınların ve bebeklerin düşmanı olmaya yemin eder. Erkek çocukların doğduktan sekiz gün sonra, kız çocukların ise yirmi gün sonra canını alacaktır. Adem, olanlardan dolayı üzgündür. Bunun sonucunda ise Tanrı, Adem'in kaburga kemiğinden Havva'yı yaratır. Adem buna oldukça sevinir çünkü yaratılan bu kadın Adem'in bir parçası olduğu için kendisine karşı gelmeyecektir. Sizce Lilith, hakkını arayan bir kadın mı yoksa salt amacı kötülük yapmak üzerine kurulu bir iblis mi?





Yazar: Burcu Çiçek