ULVİ AŞK


Kalabalık bir câmiada yapayalnızdır Fuzuli.

Görmediği ama aşkından deli divâne olduğu yâre kavuşmanın hayalini kurar.

Zirâ bu hâkîkât İstanbul’u da içinde barındırır.


Kalbe bir hançer gibi sağlanırdı cümleleri Fuzuli’nin.

Nitekim nereye baksa alevle kasıp kavuracak Canan arardı kendine.

Biçare ararken derdine, bîtaraf kalmıştı aşka.

Kor düştü lügatına sâkîden katre katre.

Aşkından bir Leyla inşaa etti.

Sesi yol oldu, mânâ oldu, arzu oldu Divâna.


İlim ve şiir birlikte zaptedilemeyecek kadar ulvidir sözcüklerinde.

Azgın bir nehiri andırır böylece.


Anlam ve sözcük, câminin 2 minaresi gibidir. Tek tek işleyerek yaratır o ses mimarisini.

Simetridir,göğe uzanır Fuzulinin aşk tabirinde.


Şahsına münhasır bu aşkı, beşerîden ilâhi bir aşka, arşa çıkarır.


Asırlar boyu yaşamayı hak etmişti oysaki Fuzuli.

Vefâdan bimar oldu, yazılacak onlarca satıra, ulaşmak istediği aşkın yolundaki vedaya ithafen.