söyle hangi rüyaları gördün,
ben seni gecenin karanlığından
günün ilk ışıklarına taşırken?
senin gözlerin bana bakarken bile mi parlamadı,
benim her hatıranda gözümün için parlarken…
attığım her adımımda gözyaşlarımla boğuştuğum o sokakta,
hiç mi gelmedim aklına mesela?
bütün şehir ezberledi adını.
gerçekten sevildiğimi sanardım.
ben seni, sensizliğinde tanıdım.
herkese umudum diye anlattığım sen,
en büyük esaretime dönüştün;
o zaman ben yanıldığımı anladım.
bana sözler vererek çıkardığın o yolda,
sen bir adım bile atmadın.
tutamayacağın sözlerin umuduyla,
sensizliğinde bile kendimi sana harcadım.
şimdi dönüp bakınca anlıyorum;
bazı umutları terk etmekte çok geç kaldım.