sabahlarımız yağmur

yağmur ve şiirdi hatırla

sen

açlığından bahis açardın

umutlu açlığından

sonra

"bir kapımız bile yok" derdin

gamzelerin yüzüne akardı

gülerdim sana

gülerdim

bileklerin paramparçaydı


ve sen

mutluydun

susmak için 

dilini ısırdığın gün 

kuş sürüleri damıtırken yüzünü 

ve cevher misali gözünü

bir çocuğa bağışlarken

acıların bir bayrak

gibi göğe ağarken

ağarken

içinde tüten parmaklar

evet

mutluydun


şimdi

sisli bir sabaha uyanmak 

gibi seni anlatmak

bir hırs bulaşığı

kör heves 

kırık bir aşk

gözünü gözüme

yüzünü yüzüme değdirip

alnımı toprağa

elimi suya eğdirip

"ulaş" demiştin 

"al

kes şu parmaklarımı

döşümdeki karamsar anlamı dağıt

boşa değil

bizde biriken çocuklar 

bunca acının hükmünü

elbet bulacağız 

yoldaş

güven bana 

kahrolacağız"




10 Ocak 2023

Gültepe