I.

suyla dolu çöllere götürdü beni

seraplardan geçirdi, kuraklığın kumlardan yansıdığı

günlerce süründük ama sonunda

çatlayıp ölen ben oldum, kaktüs bitkisi misali


II.

ölü gözlerime can verirken yağmurlu bakışları

öylece durup

güldü ıstırabımıza


III.

ne biçim cambazdı o öyle

ne uslanmaz, ne alçak bir hayduttu

yanağını yasladı korkularıma

kolları kapan gibiydi

ama öyle kabul ettirdi kendisini


V.

metcezirle dalgalanırken kum tepeleri

güneş sayısız kez doğup battı gölgelerimizin üstünden

soramadığım sorular kadar uzundu onunki

bir sfenksin gölgesiydi


VI.

sahi, acaba ne oldu ona

iddia ettiği gibi attı mı

dumanlı uçurumlardan kendini boşluğuna

yoksa yem mi oldu çevremizde

dönüp duran o alçak akbabalara


VII.

o sandığı kişi değildi

anlamam için ölmem gerekti




*Sfenks, Yunan Mitolojisinde geçen yolculara birtakım bilmeceler sorarak bilemeyenleri yuttuğuna inanılan mitolojik canavar.