Hayır!

Nefret etmiyorum henüz kendimden,

Ne yaşamaktan,

Ne de kadeh tokuşturmaktan.

Henüz bitmedi sevincim.

Hala,

Kendi kendime konuşurken umutlandırıyor beni düşünceler.

Korkmuyorum üstelik,

Ne yalan söylemekten,

Ne de ihanete uğramaktan.

Henüz bitmedi oyunlarım.

Daha oynayacaklarım var dünyaya.

İnsanlara,

Ağaçlarla,

Kuşlarla konuşacağım.

Daha bitmedi söylenecek sözlerim.

Gelemedim sonlara,

Unutuyorum hala düşlerimi,

Yalnız uyandığım sabahlarda.

Annemi arıyor gözlerim,

Akşam yatmadan önceleri.

Bir akşam güneşi eve çağırıyor beni.

Her açtığımda penceremi,

Bir sabah meltemi havalandırınca saçlarımı,

Ürperiyorum çoçukluğum gibi.

Burnuma çay kokusu geliyor mutfaktan.

Sicak yatağımdan kalkmadan.

Henüz varmadım sona.

Henüz dinlemedim ölümün fısıltısını.

Henüz varmadım durağa,

Bir sigara daha yakmalıyım yolda.

Henüz varmadan bir kaç nefes,

Belki de biraz soluklanmalı.

Koştur koştur bitmez,

Ya da bitiverir mazallah.

Olmadı biraz dolanmalı buralarda.

Henüz işitmedim saatin geç olduğunu.

Söylenecek sözlerim var.

Yitirmedim umudumu.

Aşklarımı yaşamadım daha doyasıya.

Kirlenmedi üstüm başım,

Kurumadı çoraplarım sobada daha,

Yetişmem gereken bir okulum yok ama

Yetişmeden de yaşlanıyorum.

Hayır!

Düşünmedin daha,

Yalnız ölmenin korkusunu.

Bir el olsun isterim,

Elime değmeden korkunç olurdu,

Ölümün kucağına atlamak.

Bir ses olsun isterdim.

Seni hep sevdim diye,

Kulaklarımda çınlayacak.

Bir nefes odada benim ciğerlerimden ayrı soluyacak.

Soğumadım daha hayattan,

Hayır!

Ölüm beni almadan,

Ben ölümsüz bir ruha bağlanacam.