Milattan önce 1500'lü yıllarda Antik Mısır'da "Güneş Saati" olarak kullanılan, daha sonraki gelişimini "Kum Saati" olarak devam ettiren, günümüzde ise kolumuzda, duvarlarda veya telefon ekranlarında gördüğümüz saatlerle çok yakından ilgili olan bir kavramdır Horoloji.

Horoloji en kısa anlamıyla zaman ve saat bilimidir.


Saatin gelişimi savaş zamanlarına denk gelmekteydi. 1800'lü yılların sonlarına doğru savaş anında köstekli saatin kullanımı askerleri bir hayli zorluyordu. Bu nedenle günümüzde çoğu insan için aksesuar olarak görülen kol saatleri o zamanki şartlar altında bir ihtiyaçtı. Ve birçok ülke bu ihtiyacı karşılama fırsatını bulmuştu. Savaştan sonra ise kol saatleri ününü kaybetmeden çoğu kişi tarafından kullanılan bir nesneye dönüşmüştü. Tabii ilerleyen dönemlerde insanlar saatleri geliştirmeye, değerli taşlarla süsleyip farklı şekiller deneyerek çeşitlilik oluşturmaya başladılar. Zamanla saatler insanların her alanda kullanmaya, ihtiyacına göre şekillendirmeye başladığı bir alet oldu. Örneğin basınca dayanıklı saatler, soğuklara karşı dirençli saatler...

Ayrıca bir yandan da çok hassas ölçüm yapan saatler de geliştirilerek daha çok uzay gemisi yapımı, laboratuvar gibi önemli alanlarda kullanılmaya başlandı.

Bunların dışında hidrojen veya sezyum atomunun sarkaç olarak kullanıldığı atom saati, din adamlarının insanlara vakti geldiğinde tokmaklarını "gong" şeklinde vurarak çağrı duyurmak amacıyla kullandıkları mekanik saatler, boş bir çanağın içine su doldurup bir delik açarak kullanılan ve çanağın içinden ne kadar su boşaldıysa o kadar süre geçtiğini hesaplamaya yarayan su saatleri de bulunmaktaydı. Yani saat, çoğu alanda kullanılmış ve ihtiyaca göre farklı şekillere bürünmüş bir yapıttır. Horoloji ise bu dalla yakından ilgilenen bir bilimdir.

Aslında dışarıdan baktığımızda çok basit olarak görülen bir saatin zamanla geçtiği aşamalar insanları hayrete düşürecek derecede ince detayları var. Okudukça dönemin insanlarının ne kadar temelden başlayarak bu seviyeye geldiklerine çoğu insanın şaşıracağına eminim. Gerçekten de "Zeka, dünyayı yerinden oynatmaya yarayan maniveladır." sözü bu konu için tam yerinde bir söz olmaktadır.



Biraz da olsa bilgi vermek amacıyla yazdığım bu yazının sizlere bir şeyler katmasını temenni ederek bol sanatlı günler dilerim. :)