Daha kırkı çıkmadan 

         yeni göz yaşlarına sahip oluyorum 

Cesedi soğumamış harflerimin 

                  ceninlerini kucaklıyorum 

Hayallerim idam sehpasında 

Umutlarım kurşuna dizilecekken 

Tam kalemi kırılacak tebessümlerin 

Sen gelip otağ kuruyorsun 

Barış türkülerine alışık değilim 

Mutluluk kefeni yırtıp çıkıyor 

Sen kadın 

Ruhuma ütopyalar inşa ediyorsun 

Ve ben buna alışıyorum 


Yokluğunda;

         acı dahi inim inim inliyor 

Gözyaşı;

       gözden düşmeden derbeder 

Ümitsizlik sinmişken üzerime 

Nerden çıkıp geldin 

Huzuru derdest edip 

Beni kendine 

           kördüğüm gibi bağlıyorsun 

Ve ben buna alışıyorum 


Hafızamdaki 

           resimlerin yüreğini oyuyorum makasla 

Kan değil;

        mürekkep damlıyor okyanus okyanus 

Hiçbir denizci yön bulamazken bu fırtına da 

Adın düşüyor dilime 

                 kelamıma rota çiziyorsun 

Ve ben buna alışıyorum 


İyki geldin kadın 

Tebdil-i kıyafetle girdin kalbime 

Benim sen merkezli hayallerim 

Ve sen mülkiyetinde sevinçlerim var 

Hoş geldin kadın