ve ben kimsenin en sevdiği şair olamam

dinlediğim müzik uzaklara götürmüyor beni

olduğum yerde sayıyorum

bireysel yaşama uyum sağlayamadım

son içtiğim sigaraların izmaritleri uyumuş yanıbaşımda 

çok da küfür ederim ağzım hayli bozuk

hiç sevişmedim

sonum ne olur bilinmez

belki çukurdan düşerim belki akciğer kanseri

belki ölümüm aşktan olur ki o zaman sevilirim

aşk şairi olamadım ben 

aşık olmam zordur sevişmem de

gözlerim şair mavisinden değil

300 nüfuslu bir mahalleden kaçamadım

20 yıl öncesinde yaşarım hala

çok da yalan söylerim tanıyanlar yanlış tanır

babam beni hiç sevmedi üstelik 

biz hiç zengin olmadık kitabım basılmaz 

benim arkadaşım yok basılsa da satılmaz

ben hiç kimsenin en sevdiği şair olamam

unutulur gider cesedim çürüyünceye dek yalnız annem hatırlar bir de böcekler

ölünce bile kaçarım babamdan çocukluk işte

sahi babam okusa şiirimi o da beğenmez

belki birkaç arkadaş yalan söyler yüzüme

bilemem ki

nazımdan hayyamdan ilerisini bilemem 

her duaya amin derim içini bilmeden 

benim duama amin denmeden ölmek istemem

ben hiç kimsenin en sevdiği şair olamam

geçmişimdeki onca ilmeği çözmeden

bir siyasetçiden fazla değilse de söylediklerim

onlar kadar değerli olamam 

tarih de bilmem pek bedrettini bilirim bir de börklüceyi

tarih yazar belki aşk savaşlarını 

o zaman beni görürsünüz manşetlerde ama 

yine de ben 

kimsenin en sevdiği şair olamam