Gönül dergahtır destursuz girilmez
Eşiğinden geçerken izin al, incitme
Gül vuslattır, dikeninden incinmez
Gülün güzelliği dikenindendin, incitme
Çok dinle! Söylemeye sözün olsun
Sevgiliyi bas bağrına! Özün olsun
Kirlenme! Yıkanmaya yüzün olsun
Ey Azizim temiz kal! Suyu incitme
Aklı sende olmayana gönül bağlama
Gönlü sende olmayanla yara dağlama
Gelene yol aç, gidenin ardında ağlama
Dökme yaşlarını, gözlerini incitme
Çarşaf teni örter, merhametse vicdanı
Kalbini açmadan göremezsin imanı
Et tövbeni, ver günahlarına idamı
Sil geçmişini, defterini incitme
Aşkın çöllerini geçip yare varınca
Narda tutuşup yalvarıp yakarınca
İbrahimin ateşine su taşıyan karınca
Seni de Hakka taşır, karıncayı incitme
Alem kardeştir ayırma Alevi’yi Sünni’yi
Aynı yolun yolcusu Bektaşiyi, Zihniyi
Doğumdan ölüme okunan ninniyi
Kulağına küpe et, öğüdü incitme
Kendi iğnesinden incinirmiş arı
Sen ola ki sakın arıdan incinme!
Bak ne diyor Hacı Bektaş Veli:
Ey azizim! “İncinsen de incitme”