Sesi yoktur dağın...
Diye başlamak lazım meseleye
İlmek ilmek işlemek lazım böcekler gibi
Güzel çiçeklerin karşısında
Yorumlamak gerekir tablosunu sanatın
Bihaberdir geçmişi muammasında insan
Kendine ağlar örer çerçevesinin kenarlarından
Yankısı vurur denizin iç kıyısına
Geceleri çarpar ay ışığına
Denizle çekilir sular
Soluk alıp verir ağaç
Hiç esmeyen rüzgarlara
Her mevsimde geç kalınmışlık hissi oturur insanın üzerine
Sesi yoktur dağın...
Bazen ölü bir insan
Bazen taze bir topraktır