Duruyorum öyle.
Düşünüyorum, bir ağlama geliyor.
Kovuyorum.
"Utanmaz," diyorum.
Aldırmıyor.
Sahildeyim.
Poyraz doluyor gözlerime.
Söküp alıyor irademi.
Islanıyor cigaram.
Hırslanıyor kalbim.
Kinci bir sinsi oluyorum birkaç dakika.
Geçen birkaç güne bakıyorum,
Birkaç ay, birkaç yıla...
"Canavar düdüğü kimin için çalıyor?"
"Devrim oluyor," diyor martı.
"Siktir git, seni yalancı kuş!"
ATM'ler başkaldırıyor.
Paralar kodeste.
"Başarmam lazım," diyorum vapura.
Neyi olduğunu bilmiyorum ama başarmak zorundayım.
"Siktir git proje öznesi piç!" diye ötüyor.
"Ağla biraz, açılırsın," diyor müptezel.
Anlamsız anlamsız bakıyorum.
"Ya da nasıl istersen," diyor.
"Zaten," diyorum.
"Neredeyiz?" diyor Şehriban.
"Alemdeyiz," diyorum.
"Tesadüf olamaz," diyor.
"Olabilir," diyorum.
"Olamaz," diyor.
"Olamaz," diyorum.
"Olabilir," diyor.
"Düşteyiz," diyorum.
Susuyor.
"Şiirdeyiz," diyorum.
Gülümsüyor.
Meşaleyi yüzüme yaklaştırıyor.
Yüzümü meşaleye yaklaştırıyorum.
Kalbimin zembereği boşalıyor.
"Son sevgimden ne istediniz!" diye hönkürüyorum.
Gözlerim yerinden oynuyor.
Nefesim tükenene kadar ağlıyorum.
Birkaç saat sonra farkıma varıyorum.
"Sen ağladın, benim canım yandı," bakıyor.
Tutukluyorum.
Boğazım düğümlenmiş, bakıyorum.
Zerdüşt, "Bana diri arkadaşlar gerek," diyor.
"Mitinge git," diyorum.
Haciz geliyor.
"16 saat çalışıyorum," diyorum.
"Siktim belanı!" diyor.
Muhasebeyi arıyorum.
"Ssigortamı part-time gösterdiler," diyorum.
Bankalar düdüğümü alıyor.
"Götünüze sokun, yavşaklar!" diyorum.
"Başkasının sırtına çıkmadan yükselemezsin," diyor şeytan.
Marks, tokat atıyor şeytana.
"Şaka mısınız aq?" diyorum.
Trump, kafa atıyor Marks’a.
Ara buluculuk yapıyor eyyamcı.
Cezaevinden çıkıyor Escobar’ın yancısı.
İki milyar doları karşılıyor.
"Has... siktirin!" diyorum.
Asgari ücret tartışılıyor.
Bir haciz, bir haciz daha geliyor.
Birbirimize giriyoruz devletle.
Dehşete düşürülüyorum.
İyi geliyor.
Haykoyla, roketin bokunu temizliyorum.
Dubai’den fonlanıyorlar.
Yalıda yaşıyor piçler.
"Anasını, babasını, hocasını, hacısını, gelmişini, geçmişini sikeyim böyle düzenin!" diyorum.
Üç feminist avukat dava açıyor.
Bir haciz daha yiyorum.
"Hey dostum, sizin derdiniz ne amk?"
Ctrl + F10 "God" tuşuna basıyorum.
Sabah sevgilim geliyor, sevişiyoruz.
Patronum arıyor, alarmım çalıyor.
Gözaltına alınıyoruz çırılçıplaklıktan.
"Öyle şey mi olur?" diyor Sade.
"Olmaması lazım," diyorum.
Engels, "Al şu parayı, kiranı yatır," diyor.
"Taşıma suyla değirmen dönmez," diyor nenem.
Lenin, "Bilimsel Sosyalizm 101 YouTube kanalını artık açmalıyız, iletişim çok önemli," diyor.
"Kanka, ben artık o kadar sorumluluk almak istemiyorum," diyorum.
Suratını asıyor.
"Bi bitmediniz aq! Geldin 200 yaşına, çok şey değişti, her şey değişti," diyorum.
Alık alık bakıyor.
"Artık herkes kendi kendinin kölesi kısaca," diyorum.
"Zaten devrim özde başlar," diyecekken
Ağzının ortasına patlatıyorum.
Polisler hepimizi soyuyor, çıplak aramaya başlıyorlar.
Mandela, sikini göstermiş.
Freud, "Kitle psikolojisi," diyor.
Jung, "Kolektif bilinç."
"Yeter artık!" diyorum.
"Biriniz şu rüyayı yorumlasın."
"Manda yuva yapmış Kandil Dağı’na," diyorum.
Heval alınıyor.
Elimi uzatıyorum.
Aşağılık bir mahlukmuşum gibi tepeden bakıyor.
Ben alınıyorum.
Trump Tower’a TB3 dalıyor.
Putin, "Çar Bombasını götünüze sokarım," diyor Charles’a.
Charles, "Konuşma lan gizli Müslüman, azdan az, çoktan çok gider," diyor.
Partiden arıyorlar.
"Neden gelmiyorsun?"
Sabahın yedisinde, yirmi tane genci bildiri dağıtmak üzerine nasıl delirttiğinizi anlamıyorum.
"Etkin saçmalama," diyorlar.
"Asıl siz saçmalamayın!" diyorum.
"Aidatı yatır," deyip yüzüme kapatıyorlar.
Yeni mevzileri konuşmalıyız derken, laf ağzımda kalıyor.
Robot polis hackleme atölyesi yapıyoruz.
Zeze’ye kayyum atanıyor.
"Kayyum gasptır," diyorum.
Karar!
Emir, "Şi’ye yüz milyar dolar yatırım yapacağım, gel konuşalım," diyor.
Cinping, "Kanka, sosyal puanım yetmiyor, Pekin’den çıkamıyorum. Esselamünaleyküm, sen gel," diyor.
Muhyiddin İbn Arabi, Buddha’yı ovalıyor.
Buddha’dan Musa çıkıyor.
"Cehennemde yerin hazır, götünde fosfor bombası patlatacağız, amına kodumun çocuk katili," diyor Netanyahu’ya.
Elon, "Amerika’nın özgürlük ihracatına sınır getirmeliyiz," diyor.
"Kanka, özgürlüğünüzü götünüze sokun, özgünlüğümüz bizde kalsın," diyorum.
"Ne diyorsun, Mars’ta üfler miyiz?" diyor.
"Tabii, tuzun kuru. Sen iyisi mi y*rağımı ye," diyorum.
"Tamam kanka, sensin," diyor.
"Fikrini değiştirirsen X’ten yazarsın," diyor.
"Şeytan’la anlaşmayı düşünmüyorum, ikile," diyorum.
"Kafanı sevdim, sen yine de yaz," diyor.
İçimden, "Be götoş, madem öyle bir Cybertruck bırak," derken,
Ağzıma yapıştırıyorum bir tane.
Alarm çalıyor acı acı.
"Ananı sikeyim! Saat 09:15."
Boşalıyorum üst üste.
Sevgilim, "Gitmeliyim," diyorum.
"Mememi yalamak mı, işe gitmek mi?" diyor.
"Aşkım, tabii ki memeni yalamak! Bir gün başka bir cevap verirsem, beni vurmalısın sevgilim. Ama ske ske o işe gitmeliyim."
"Aşırı işten s*kim kalkmıyor."
"Aşırı işten s*kim kalmıyor."
İşçi sınıfı iktidarsızlığı.
Lacanyen son.
ahuzaruri
2024-12-12T18:55:00+03:00bu platform üzerinde okuduğum en ilginç ve dolu şiirlerden biriydi hahshahh çok beğendim kalemine sağlık