Görüyorum ki yıllar almış senden,

Ne olduğunu dahi bilmediklerini,

Bir katakulli edip fark edemediklerini.

Bilirim, bilmezdin gözlerindeki ışığın söneceğini.


Gece olduğunda uyu derim!

Ki gece başlar duyguların devrimi,

Zihninin tüm saltanatı devrilir.

Gece olduğu zaman uyuyun derim!


Zindanınıza hapsettiğiniz, korkular,

Bir karmaşada kurtulur, yüreğinize ilişir,

Hapsetmeyin, kuytusuna yüreğin kilitlemeyin.

Bırakın vuku bulsun, Tanrı olmadığınızı iyi bilin.


Gündüzler terk edince gökleri, olunca hava serin,

Tavanlar pek bir güzel gelir, insanın olunca fikri derin,

Gündüzler terk edince gökleri, siz de terk edin geceleri.

Efkarı ağır olur, yangını bol, yalnız gözyaşlı günlerin.


Yanakları al al olmuş güzel sevgili, vardır elbet çok seveni,

Yıllar yılı geldin dünyaya, söyle bu yari sen mi sevmeli?

Hem nazı, hem gelmeleri gitmeleri, bir an önce ondan sen mi gitmeli?

Sokaklar senin mi meskenin? Gezer yazarsın güzel besteleri?


Yıldızlar güzel yıldızlar, bakıp ağlarsın neden?

Gece olunca uyu demedim mi, şimdi ağlarsın neden?

Ay doğunca karanlığa, bir iki ilham perisi çıkmalı karşına,

Ki ancak öylece seversin karanlığı, yoksa yok! Yoksa yok...


Haydi, kalk gidelim demek gelir içinden, tüm şehirlerden!

Tüm şehirleri gez dolaş, yetmez yüreğine! Bilesin he!

Bir diyar bulmak gelir içinden! Bulamazsın he!

Bir diyar yarat o zaman, senden başkası olmasın içinde!


Ruhuma bir çift kanat arardım önceden!

Uçmayı bilmezdim yıllar önce ben!

Aşk cephesi, kanlıdır biraz. Büyük bir savaş, tahribi içeriden!

Kaçmayı bilmeli, gitmeyi de bilmeli, hiç mi hiç üzülmeden!