Kaçtığımız tüm sorunlar ilmik ilmik işliyor ruhumuza. Eflâtundan bir gökyüzü arşa çekiyor bizi usulca.

Karanlığa boyun eğmeyen bedenin, aslında simsiyah bir gecede mâl olmuş varoluşuna.

Zamana bıraktığın acıların yine zamanla geçer mi acaba?

Şimdi yarım kalan yarına dolar sanma,

O vakit bir sarhoş geçer ruhunun sokaklarında,

Zikzak çizer ayakları ıslak kaldırımlarda.

Bugünün, yarının ve geçen bir ömür, ister pamuk et ister kömür.

Bir tramvaya atla ve hayallerini de peşinden götür.

Seyretti otlar içinde bir gül, ötede ayçiçekleri boynu bükük.

Şimdi gelincikler açtı, eğilip öpmek ister gönül.