Kitabın hayatla muaşakası,
Kötü bir eşek şakası.
Bana göre komik olabilir ölümün her tonu
Ne derse desin başkaları.
Yeni aldığım henüz tecrübesiz olan her kitabı,
Mutlaka yanımda gezdiririm,
O da benim gibi görsün isterim bu sokaklar bu taşlar neyin nesiymiş?
Hangi sesle çınlıyor caddeler?
Kimin boyunduruğu altında şehir?
Hava soğuk bak ne de acı titriyor kedi bıyıkları.
O bıyıkları yolup kendi yüzümde ısıtmak istiyorum.
Ben yürüdükçe gezdiğim yerlerin hatırası,
Havası, suyu, rüzgarı, derdi, tasası,
Kurutulmak üzere koparılan bir çiçek gibi,
Kopup gelir kitabımın sayfaları arasına.
Nazikçe bekler onu içine almak için kitabım.
Orada bir iz bulabilmek için şekilden şekle girer yaprakları,
Ben eve gidince işte buna silerim yüzümü.
Eve giderim ve açılır gökyüzü,
Kalbimin tam ortasına açar güneş.
Katman katman yayılır kitabımın sayfaları,
Keşmekeş; neşeli ve bir o kadar da ışıltılı.
İşte böyle zamanlarda kitap okuduğumda,
Yalnızca kitap okumuş olmam ben.
Kendi etimden de et sökerim,
Kauçuk ruhumdan daha ıslak şiirleri okurken.
Onları da pul pul dökerim üzerimden,
Gözlerimin ıslaklığı sayfaları silerken.
Aslında kitaplarla birlikte okuduğum benim,
Benimdir bu naçiz beden,
Yapraklarımın beli hafifçe savrulup düşerken..
Ne çok mahrum bıraktınız beni gölgenizden,
Bu yüzden ben kitabımın sayfaları arasında,
Yapayalnız çiçekler gibi zebil olacağım.
Hiç ummadığınız anlarda,
Zarifçe üzerinizde açacağım.
Belki kapattığınız eski defterleri de bu sayede açarım.
Ne dersiniz? Sizce ben kutsal kitaplarda geçen,
Hangi alçağım?
-Judas
10 Ağustos 2023