Hadsiz burnuna buruşuk bakışlarımı

Geçmişi bükecekmiş gibi kondurdum

Yaşanmayacak yarınların çığlıklarını

Seçilmiş yarım tümcelere boğdurdum 

Sağır kulaklara kıstım dudaklarımı

Özden kaçan dış sinimlere doğdum.


Umudu yarından ödünç almaya

Takvimde kaçık bir teşebbüs

Öz işkencemin yatarını sormaya

Vasat nefesin bilekleri öksüz 

Kaçışların biraz nemli

Yeni yuvalanan bir ağrının

Heyecanı sızıyor ellerime

Bilinmeyenle birliktelik düşleyen

Hastalıklı yanım genleşiyor

Döngüler içinde aynı insan

Mümkünatsız bir yerimi seviyor

Kavuşmak istemiyor gözlerin.

 

Yaralı dudaklarımda dem tutması için

Son şansı kaçışlarının

Ya da sondan bir önceki...

Öğrendikçe koyulaştı umudum,

Döngünün zincirinde filiz bekledik.

Yolluk sinimler zihnime

Pek tabii her yanılgı yenide.

Kendime ait bütün inanışlarla

İşgal etmeliyim bilmediğim gözleri.

Kelebeklerim üşüyor

Başka midelerde benden habersiz.


Uyanmak için düşünmem gereken

Gerçek ve soğuk insanlar...

Sıradanı sırtlayıp

Gayretli anlamlara taşımalı;

Kapanmamış yaraları

Düşe düşe kaşımalı.

Nasıl da hoştur kuruntu

Sıkıntının boşalımında.

Eşitsiz beklentileri aynaların...

 

Şansı bekleyerek kovduk.

Karşılıksız kıpırtıları

Sararımların taşımında bulduk,

Silinmeye gün sayan

Yetimsiz denemelerin

Hiçe varan taşımında.

 

16.07.2022