Ağlamak istiyorum. Bağırmak istiyorum. Kimsenin beni duymadığı bir yerde -sanki yerin yedi kat altında- kapana sıkışmış hissediyorum. Bir tane iyi bir şey olduktan sonra ardından milyonlarca sıkıntı ve dert geliyor hayatıma. Yetişemiyorum hiçbir şeye, yetemiyorum sanki. Kimseye vakit ayıramıyorum ve buna kendim de dahilim. Kendime uğraşıp güzel bir kahve demlemiyorum mesela. İki dakikada üstünkörü bir kahve yapıyorum. Yemek yapmıyorum, heves ve enerji bulamıyorum bu yüzden de hep dışarıdan söylüyorum. Sorumluluğum gün geçtikçe artıyor ve ben buna hazır hissedemiyorum. Bu kadar hızlı büyümeyi beklemiyordum ve büyüdüğümü her fark edişimde daha da derine batıyorum.