Paslı parmak uçları
Kara, pireli kediler
Yollara vuran esmer yüzlü çocuklar
Pas yüzünü kaplamış
Teninin elbisesi olmuş göçükler
Serseri gülüşler dudağında
Ömür geçip gidiyor
Kimini pamuklara sarıyor
Bir başkasını çamurlu yollara savuruyor
Araya dağlar, aşılmaz yollar giriyor
Ve bir bakmışsın zengin küstah
Yoksul perişan
Hayat birine alken diğerine kara
Kara bahtının meyvesi acı olmuş
Karış karış saydığı kaldırım taşları
Yeni dökülmüş zift alnında leke
Her gece dolunayın ışığı gözünde
Gün doğumuna giden yolu
Mücadelesine
Yolların hükmüne başkaldırı
Güneşe uzattığı elleri ısınmıyor
Yanıyor
Yanıyor
Kötü şiirler gibi dizilmiş günler
Günlere inat, yeşeren karanfil fidanı
Acıları, yapraklarından akan kana
Aldanmıyor
Yüreğinden revan olup kaybolana
Mücadele ettiği her şeye
Kısa bir elveda
