Ben, "Burhan" şeklinde bir kelimeden ibaretim. Şu an bir kağıt üzerindeyim. Times New Roman ile yazılmışım. Böyle de aşırı yakışıklı oluyorum. Tıraş olduktan bir hafta sonrası gibi hissediyorum. Her şey bu kadar güzel giderken kötü bir şey olmak zorunda olur ya, oluyor şu an. Kurşun kalem geliyor üzerime. Yapılan bu kadar hazırlık boşa gidecek. Ben sevdiğim kızı görmeye gelmiştim. Durumun en kötü tarafı da bu galiba, kurşun kalemi tutan sevdiğim kız... Tetiğe basmış artık, kurşun kalemle de hazırlanmadık ki bir silgi bitirsin işimizi, en azından iz bırakır gideriz. Bir dakik...
Cümlem bitmeden karaladı beni, ama şimdi buradayım çünkü boşluk doldurma sorusunda boşluğa beni yazdı. Eski yakışıklılık da gitti. Yaşlandık, yapacak bir şey yok. Bunları düşünmekten aklıma gelmedi de bu boşluk çok sıkıcı. Zaten gitti yazdıktan sonra. Doğru, yanlış çözecek sanırım. Her sorusunun içerisinde varım, çünkü bu onun hayat sınavı. Sınavı geçerse işte gerçek Hayat Okulu mezununu göreceksiniz. Diğer yerdeki benler konuşamıyor çünkü tembel hocamız Ctrl+V yaptı hepsine. Benimle de boşluğunu doldurmasa hiç konuşamayacaktım sizlerle.
Neyse işte bakın şu an doğru, yanlış çözüyor yine "Burhan" var. Bana kilo alma diyordu, mesaj veriyor galiba parantez içerisine "Y" yazdı. Kollarını da aç bana demek istiyor işte. İnceliğe bakar mısınız? "Y" harfinin değil, benimde değil, düşüncesinin inceliğine.
Eşleştirme sorusuna geldi şu anda. Kendi isminin karşısında benim bir klonum var. Başka seçenek yazdırmadım hocaya ısrarla, zaten uğraşmak istemiyor ama ısrar edilmesi hoşuna gitti demek ki beni çok uğraştırdı. Neyse işte düz çekilmesi gereken çizgi bir yılan gibi kıvrıldı kıvrıldı ve beni buldu. Şaşırdık mı? Tabii ki de hayır. Son beş soru kaldı. İsmi beş harfli diye beş tane de çoktan seçmeli soru var. Bu kez tüm cevapları onun baş harfi yaptık. Biraz zor olsun değil mi? Yanlış gidiyor ama hep "A" yaptı. Neyse artık zaten sınavdan her türlü geçiliyor cevap ne olursa olsun. Ölmedikten sonra hayat sınavı hep devam eder. Normal sınavlardan tek farkı var. Normal sınavda yanlışlar doğruyu götürür, hayat sınavında yanlış doğruları götürür.
Bu boşluktan sıkıldım ben de artık, konuş konuş işe de yaramıyor, pilot kalem kullansa biraz dağılırdık etrafa.
Artık hocanın eline düştüm. Güzel manzaram da gitti. Boş yapmayacağım artık çünkü uçan kafam geri geldi. Çünkü göremiyorum onu. Şimdi iyi değilim ama bir şeylerin farkına varıyorum. Ben bir anlık boşluğa dolduracağı kelime değildim ki ben neden buradayım? "Y" mi ben yanlış kişi miyim? Neyse ki eşleştirme sorusunda beni seçmiş ama beşte beş yanlış.
Şimdi kaç aldı bu sınavdan? Hoca söylediğim gibi 100 diyecek direkt olarak. Kendisi de kendi doğrularını yaptığına göre 100 verecek kendisine. Ben? Heeeyyy! Ben puan vermedim henüz. Çıkar beni buradan silgin yok mu, önce bu boşluktan çıkar sonra üstteki karaladığın yeri temizle ve kurtar beni.
Kaldın, duyuyor musun aşk sınavından kaldın sen, beni geçemedin. Lanet olsun katlama bak zaten kurşuoooğggnhmn...
burhan13s
2020-11-04T10:13:32+03:00Özellikle okumadığınız bir türde sizi etkilediysem bu beni daha çok sevindirir. Güzel düşünceleriniz için teşekkür ederim efenim. :)
Ural Işık
2020-11-04T00:44:05+03:00Doğrusu aşkla ilgili metinleri pek okumam fakat sizinki bir başka sürükleyici ve yaratıcı olmuş, bu metne denk geldiğime sevindim kendi çapımda. Kaleminize sağlık efenim.
burhan13s
2020-11-02T18:27:57+03:00Teşekkür ederim, Gazi Bey. Umarım daha çok yazıda kaybolabiliriz. :)
burhan13s
2020-11-02T18:25:20+03:00Düşünceleriniz için çok teşekkür ederim, Sena Hanım. :)
Gazi Çelik
2020-11-02T18:24:01+03:00Yazıda kayıp olmak bu olsa gerek.... Hemen içine çekiyor çok güzel bir yazı elinize sağlık...
Sena Türkmen
2020-11-02T17:49:19+03:00Yarattığınız atmosfer ilgi çekici, okuması keyifliydi. Elinize sağlık. :)
burhan13s
2020-11-02T15:49:39+03:00Ben de yazarken keyif almıştım. Bu şekilde dönüşler almak daha da keyiflendirdi. Düşünceleriniz için teşekkür ederim, Esra Hanım. :)