Yalnızlığa alıştım sanırım. Biriyle bir süre beraber olduktan sonra geriliyorum ve bunalıyorum. Tamam kimse kimseye %100 uyamaz ama bence insan karşısındakine uyum sağlamalı. Sevgi göstermeli, anlayış göstermeli.


Olmadı, ben ne zaman birini sevsem canım yanıyor. Ne zaman düzgün bir ilişkim olsun istesem sonunda üzülen ve bir başına kalan ben oluyorum. Sanırım kendimi seviyorum ve onunla beraberken başka birini istemiyorum.


Ayrılırken rahatlar mı insan? Rahatlıyorum. Özgür olduğumu hissediyorum, karşılığı olmayan ilişkilere boşuna enerji harcamak saçma geliyor. Ne güzel sevmiştim halbuki...


İlk defa bu kadar kaliteli bir ilişkim olmuştu ama şunu fark ettim; yetişkin ilişkisi farklı oluyor, biraz mantığa dayalı oluyor, tamamen kalbini dinleyemiyorsun. Dinlesek ne güzel olurdu halbuki. Ben biraz duygusalım, buraya yazarken biraz ağladım ve içimi boşalttım.


Neyse... Tamamen olgun 2 kişiydik ve bitirişimiz de gayet modern, anlaşarak oldu.

İleride çok daha mutsuz olmaktansa, şimdi normal mutsuzluğu yeğlerim.


Önümde koca bir hayat var, üzülmeye veya boşa vakit geçirmeye vakit yok.

Geçen sene veya 3 sene önce hayatına giren çıkan insanları nasıl hatırlamıyorsan bunu da aynı şekilde çıkaracaksın hayatından.


2023 benden çok şey aldı ama artık bu kadar yeter. Sıra bende. 

Bu yıl da kendimle ve özgür olarak istediklerimi yapacağım.


Şunu fark ettim, stresli olduğum zamanlarda aşırı düşünmem artıyor. Rahatken azalıyor. Ve aynı zamanda yakın biriyle konuştuğumda derdimden bahsettiğimde bir nebze azalıyor. Yazıya dökünce biraz daha azalıyor. Yazmaya devam. İnandığım şeylerin peşinden gitmeye devam. Çünkü öyle olmasa bile yeterinde inanırsan öyle oluyor.


Bir şekilde... Her şey güzel olacak...